Sri Gaura Purnima'yı Kutlarken
16 Mart 2014
Śrīla Bhakti Sundar Govinda Dev-Goswāmī Mahārāj adanmışların kalplerindeki sevinci anlatıyor.
Sevgili adanmışlar ve dostlarım, bu dünyada fevkalade kutsal bir yer
olan burada Śrī Chaitanya Sāraswat Maṭh'da toplanmış olduğumuz için son
derece şanslıyız. Biz her zaman Śrī Nabadwīp Dhām ‘kutsal bir yerdir’
diyoruz, ama aslında ondan da fazla olduğunu düşünüyoruz. Biz bu
maddesel dünyada, doğum ve ölümden, mutluluk ve kederden, ve pek çok
şeyden acı çekiyoruz. Bu doğa yasalarını aşamıyoruz. Ama eğer bu
maddesel dünyadan—yanıltıcı ortamın yerçekiminden— kurtarılmaya samimi
olarak biraz ilgi gösterirsek, kendimizi bu dünyadan kurtarmak ve
Vaikuṇṭhaloka'daki en kutsal yerin—her
zaman sonsuz iyiliğin ve mutluluğun var olduğu Śrī Goloka Vṛndāvan
Dhām'ın—üyeleri olmak istersek o zaman Śrī Nabadwīp Dhām'da yer alan
Śrī Koladwīp Dhām'da teslim olmalıyız. Śrīla Guru Mahārāj, Om Viṣṇupād Śrīla Bhakti Rakṣak Śrīdhar
Dev-Goswāmī Mahārāj, bunun hepsini ve kutsal nehir Ganj kıyısındaki
ashramı: Śrī Chaitanya Sāraswat Maṭh'ı bizim için düzenledi. Śrīla Guru
Mahārāj kutsal yazıtlarda anlatılan ve bu maddesel dünyaya
Vaikuṇṭhaloka'dan gelen bu yeri bizler için seçti çünkü bizler her
zaman saygısızca pek çok şey yapıyoruz ve yaşamlar boyu onun
tepkilerinin yarattığı büyük sıkıntıların acısını çekiyoruz. Eğer biz Śrīman Mahāprabhu'nun günahkarların tüm saygısızlıklarını affettiği bu yerde, Śrī Aparādha-bhañjan-pāṭ'da teslim olursak bütün saygısızlıklarımız ortadan kalkar.
Śrī Chaitanya Sāraswat Maṭh derme çatma çok sade bir ashram olarak
başladı ama şimdi gelişerek Śrīla Guru Mahārāj'ın ilahi bir
şekilde tasavvur ettiği ve bu ayette ifade edilen haline dönüştü,
śrīmach-chaitanya-sārasvata-maṭhavara udgīta-kīrtir jayaśrīṁ
bibhrat sambhāti gaṅgā-taṭa-nikaṭa-navadvīpa-kolādrirāje
yatra śrī-gaura-sārasvata-mata-niratā gaura-gāthā gṛṇanti
śrīmad-rūpānuga śrī-kṛtamati-guru-gaurāṅga-rādhā-jitāśā
(Śrīla Bhakti Rakṣak Śrīdhar Dev-Goswāmī Mahārāj)
Bu ayette Śrīla Guru Mahārāj şöyle ifade ediyor, burada Ganj kıyısındaki bu çok güzel ashramda Śrī Śrī Guru Gaurāṅga Gāndharvā Govindasundar, çok mutlu bir şekilde mahāprasadama hürmet gösteren, Guru ve Vaiṣṇava'ya hizmet eden, ve dokuz çeşit adanmışlık uygulamasını—duyma, zikir ve Lord'un ilahi Adını ve Oyunlarını yüceltme, hatırlama, onurlandırma, ibadet etme, dua etme, hizmet etme, arkadaş olma ve Lord'a tümüyle teslim olma—yerine getiren teslim olmuş ruhların hizmetlerini kabul edecektir.
Śrīla Guru Mahārāj bu ‘Śrī Chaitanya Sāraswat Maṭh’ adını verdi, ve bu çok güzel. Maṭh demek maṭhanti vasanti chhātra yatra maṭha,
dindar öğrencilerin yaşadığı yer demektir. Dolayısıyla ‘Śrī
Chaitanya Sāraswat Maṭh’, Śrī Chaitanya Mahāprabhu'nun ve Bhagavān
Śrīla Bhakti Siddhānti Saraswatī Goswāmī Ṭhākur'un öğrencilerinin
yaşadığı ve eğitim aldıkları yer anlamına gelir. Biz Śrīla Guru Mahārāj'ın
kendi konuşmalarından pek çoğunda, “Ben de öğrenciyim,” dediğini
duyduk. Öğrenci her zaman ustasını dinleyen demektir. Dolayısıyla Śrī
Chaitanya Sāraswat Maṭh, her zaman Śrīman Mahāprabhu, Śrīla Saraswatī
Ṭhākur ve
Śrīla Guru Mahārāj'ımızı dinlediğimiz yer anlamına gelir.
Śrī Chaitanya Sāraswat Maṭh'ın bütün adanmışları da her zaman bana
öğretiyorlar. Bana ne öğretiyorlar? Alçakgönüllülüğü, hoşgörüyü, ve başkalarını
onurlandırmayı. Tevazu kuşkusuz uygulanmalıdır, ancak hoşgörü son
derece gereklidir. Ve başkalarını onurlandırmak Vaiṣṇava
dininin kendisidir. Bir Vaiṣṇava onuru asla hazmetmez. Bir Vaiṣṇava
kendisine gelen herhangi bir onuru her zaman Guru'suna sunar. Prabhupād
Saraswat Ṭhākur şöyle dedi,
servet Nārāyaṇ içindir, kadın Kṛṣṇa içindir ve pratiṣṭhā Gurudev
içindir. Tomāra pratiṣṭhā,—śūkarera biṣṭhā: eğer onuru kendiniz için hazmetmeye çalışırsanız, bu domuz pisliği yemeye benzer. Āsakti-rahita sambandha-sahita viṣaya-samūha sakali Mādhava: bağlılık olmaksızın, her zaman her şeyi Lord'la ilişkilendirmelisiniz. Bizim uygulama yolumuz budur.
Śrī Chaitanya Sāraswat Maṭh dünyanın dört bir yanında kutsal yazıtlarda anlatılan ve Śrī
Chaitanya Mahāprabhu tarafından verilmiş olan uygulama yöntemini düzenlemiş bulunuyor.
harer nāma harer nāma harer nāmaiva kevalam
kalau nāsty eva nāsty eva nāsty eva gatir anyathā
(Bṛhan-nāradīya-purāṇa)
“Kutsal Ad, Kutsal Ad, Kutsal Ad—başka yol yok, başka yol yok, başka yol yok.”
Mahāprabhu Kendisi bunu söyledi ve şöyle
vaaz etti, “Ganj dolusu kutsal yazıt okumaya gerek yok; Lord'un Kutsal
Adını zikretmek dışında herhangi birşey yapmaya gerek yok.” Ama Kutsal
Kitapları da okusanız,
her yerde Lord'un Kutsal Adını zikretmek olan bu uygulamanın bu Kali
Çağı için en uygunu olduğunu görürsünüz. Mahāprabhu dedi ki, bununla beraber,
Lord'un Kutsal Adını saf bir şekilde zikretmek isterseniz, üç direktifi izlemek gerekir.
tṛṇād api sunīchena taror iva sahiṣṇunā
amāninā māna-dena kīrtanīyaḥ sadā hariḥ
(Śrī Chaitanya-charitāmṛta, Ādi-līlā, 17.31)
“Alçakgönüllü olun, hoşgörülü olun ve herkesi onurlandırın.”
Bu gereklidir çünkü Lord her yerde—herkesin kalbinde mevcuttur. Bu
bize zikir aracılığıyla ifşa olunur, ve Lord'un aşkın formu ile
bağlantıya sahip olunca, olumsuz olan her şey bizi terk eder, her şey
yoluna girer, tepkisel ortam bizi terk eder, ve aşkın dünya ile sevgi,
şefkat, samimiyet, ve safiyet dolu pozitif bir ilişki elde ederiz.
Orada her şey güzel ve zararsızdır.
Orada hayat ebedidir, zaman ebedidir. Orada her şey ebedidir, ve biz
saf bir ruh hali içinde tevazuyla, hoşgörüyle, ve başkalarını
onurlandırarak Lord'un Kutsal Adlarını zikrettiğimizde o ebedi dünyada
yaşama fırsatı elde ederiz.
jīvera svarūpa haya—kṛṣṇera nitya-dāsa
kṛṣṇera taṭasthā-śakti bhedābheda-prakāśa
(Śrī Chaitanya-charitāmṛta: Madhya-līlā, 20.108)
Bütün ruhlar aslında Śrī Kṛṣṇa'nın hizmetkarlarıdır; her ruhun
gerçek kimliği odur. Oysa, onlar bunu unutuyorlar, ve yanılgı ortamı
tarafından kirletiliyorlar. Lord’un yanıltıcı ortamına mahāmaya denir.
Biz mahāmayanın beraberliğinden kaçınamayız: davranışımızın tamamı—yaptığımız her şey—mahāmāyānın etkisi altındadır. Biz bunu görüyoruz.
Ama bundan kaçınmaya çalışmak için kararlı isek ve kendimizi yanılgı
ortamından arındırmak istiyorsak, bu ancak o zaman mümkün olur. Bhagavān
Chaitanyadev şöyle dedi, “Lord
Kṛṣṇa'nın Kutsal Adını zikredin. Lord Kṛṣṇa'nın lütfuyla bu maddesel
dünyada Lord'un pek çok Adı tezahür etmiştir. Eğer Onun Kutsal
Adlarından herhangi birini tekrarlarsanız, kendi kendinizi arındırabilirsiniz.”
Mahāprabhu önce Kṛṣṇa-saṅkīrtana bu şekilde saygı gösterdi. Cheto-darpaṇa-mārjanaṁ, önce zihnimiz, aşkın formumuzun—ruhumuzun—örtüsü temiz
bir pozisyona gelmelidir. O zaman doğru varoluşumuzu görürüz. Bu bir
ayna gibidir. Eğer ayna kirli ise, aynada yüzümüzü ya da şeklimizi
göremeyiz. Ama temiz olunca, o zaman aynada kendimizi görebiliriz. Biz
ruhuz; Lord Kṛṣṇa'nın hizmetkarlarıyız; aşkın dünyanın üyeleriyiz. Biz
Lord Kṛṣṇa'nın Kutsal Adını zikredince bunların hepsi bize gösterilecek. Bu nedenle Mahāprabhu şöyle dedi, “Paraṁ vijayate: Kṛṣṇa-saṅkīrtan en üstün şekilde muzaffer olsun!”
Kṛṣṇa-saṅkīrtan bütün koşullanmış ruhlar için en üstün fırsattır.
Eğer Śrī Chaitanya Mahāprabhu'nun bu direktiflerini izlersek ve bu Kali
Çağında Hare
Kṛṣṇa Mahāmantra zikredersek bu dünyanın neresinde olursak olalım bizim
için sorun olmaz. O halde mutlu olun, Lord'un Kutsal Adını zikredin,
Kutsal Adı ve Śrī Chaitanya Mahāprabhu tarafından verilen yöntemi yayarak herkese hizmet edin. Başkaları yararlanacak, siz de
yararlanacaksınız —bundan herkes yarar sağlayacak. “ Satyam śivam sundaram: her şey dürüst, her şey çok hayırlı, ve her şey çok güzel.” Eğer Kṛṣṇa bilincini
Śrīman Mahāprabhu'nun çizgisinde samimiyetle uygularlarsa herkese bu zihniyet, bu mutluluk, bu atmosfer gelecektir.
Śrīla Guru Mahārāj herkesin ruhani iyiliği için bu Maṭh'ı burada
Koladwīp'de kurdu. Eğer bir kişi buraya gelir ve birkaç gün kalırsa, bu
yolla kalbe ne kadar iyiliğin ve mutluluğun geldiğini hissedeceklerdir.
Hare Kṛṣṇa.
Kṛṣṇa son derece merhametlidir ve bize burada Śrī Chaitanya Sāraswat Maṭh'da kalmak için böylesine bir fırsat vermiş bulunuyor. Dolayısıyla elimizden geldiğince, uygulama yapmaya çalışmalıyız. Mezhep, kriter, ya da kast burada hiçbir şekilde dikkate alınmaz. Burada, hepimiz Goloka Vṛndāvan'a giden teknedeyiz sadece, ve herkes mutlu. Bizim ruhani programımız çok güzeldir, ve programımız günde yirmi dört saat devam etmektedir. Herkes bu programı uygular ve fazlasıyla yarar sağlar.
Hizmet bizim yaşamımızdır, ve o hizmet Lord içindir, Lord'un
hizmetkarları içindir, aynı zamanda da bu dünyadaki genel insanlar
içindir.
Başkalarına iyilik yapmak ve kendimize iyilik yapmak gerekir.
Mahāprabhu şöyle dedi,
bhārata-bhūmite haila manuṣya janma yāra
janma sārthaka kari’ kara para-upakāra
(Śrī Chaitanya-charitāmṛta, Ādi-līlā, 9.41)
“Önce kendinizi kurtarın, sonra bu anlayışı diğerlerine yaymaya çalışın; yarar sağlayacaklardır.”
Bu maddesel dünyada yaşam ve ölüm belirsizdir, ama biz o konuda kaygılanmamalıyız. Onun yerine, her zaman kendi uygulama yöntemimiz konusunda—ruhani ve maddesel yaşamlarımızda bize neyin en üstün yarar sağlayacağı konusunda kaygılanmalıyız. Bizim için neyin iyi olduğunu bilmiyoruz, ama Kṛṣṇa'nın her zaman bizim için iyi olanı ayarlayacağını biliyoruz. Dolayısıyla, hiçbir koşuldan korkmuyoruz. Aksine, bize gelen bütün koşullara uyum sağlamak için sadece elimizden geleni yapıyoruz ve hedefimiz doğrultusunda, yani, Lord'a Goloka Vṛndāvan'da hizmet etme doğrultusunda ilerlemeye çalışıyoruz.
Goloka Vṛndāvan daha önce bu maddesel dünyada da vardı, ve modern bilim bize hiçbir şeyin asla yaratılmadığını ve yok edilmediğini söyler, öyleyse biz neden o aşkın dünya ile bağlantı kuramıyoruz? Eğer biz saf bir uygulama sürecine sahipsek, o aşkın dünya ile ve aşkın hizmetle bağlantı elde etmeliyiz. Saf uygulama yoluyla, her şey bize gelecektir; her şeyi geçerek ilerleyeceğiz ve süper yarar elde edeceğiz. Eğer samimi bir arayışçı isek, zorlanmadan onu elde etmeliyiz.
O halde, kalp ve ruhla çaba göstermeliyiz. Elimizde sadece bir tek yaşam var, ve mükemmel duyuya—düşünmek,
hissetmek ve istemek için mükemmel yeteneğe sahip olunca, o zaman,
kapasitemizi neden bu maddesel cazibe dalgasının ötesine geçmek ve
aşkın yazgımıza ulaşmak için kullanmayalım.
uttiṣṭha jāgrata prāpya varān nibodhat
(Kaṭha-upaniṣad: 1.3.14)
Kapasitemizi düşünmek, hissetmek ve istemek için kullanmazsak,
o zaman davranışımız bir taşın ötesine geçmez. Biz ruhuz—bilince sahip canlı varlıklarız,
ve eylemlerimiz arzularımız tarafından yönetiliyor. Dolayısıyla,
elimizdeki bu yaşamla, süper ruhani yararımız için çaba göstermeliyiz.
Biz bunu yapmaya çalışıyoruz, ve yalnızca bu ashramda değil, biz bu
dünyadaki pek çok yere davet edildik, ve her yere gidiyoruz ve Guru
Mahārāj'ımız ile Chaitanya
Mahāprabhu tarafından verilen bu anlayışı vaaz ediyoruz. Bu çağda, bu
anlayış üstündür, ve onu uygulayan her uygulayıcı doğru sonucu elde
edecektir. O Śrīla
Guru Mahārāj’ın armağanıdır biliyoruz. Hare Kṛṣṇa.
İngilizcede yetersiz. Sağlığım da yetersiz. Elimde olan her şey yetersiz
olabilir, ama ben yetersiz değilim! Bizler hepimiz aslında Lord Kṛṣṇa'nın
zerresel parçasıyız:
düşünme, hissetme ve isteme yeteneği olan ruhani bir bedene sahibiz, ve
eğer bu uygulamaya kendimizi verirsek biliyoruz ki Lord'umuz ile bir
bağlantı elde edeceğiz. Öyleyse neden çaba göstermeyelim? Çaba
göstermeliyiz.
Aşkın dünya ile olan bağlantımızdan bize ne çok yarar geleceğini dile getirmemiz mümkün değil.
aṇor aṇīyān mahato mahīyān
(Kaṭha-upaniṣad: 1.2.20)
Eğer o aşkın dünyanın ışığının küçük bir zerresel parçası bir filin bedenini
hareket ettirebiliyorsa —atomik bir patlama yaratabiliyorsa, o zaman o
dünyadaki her şey ne kadar güçlü? Biz bu dünyadaki konumumuzdan,
onu anlayamayabiliriz. Ama Hanumānjī bilir: o bir sıçrayışta okyanusu
aşabilir. Aslında, Lord'un lütfuyla her şey mümkündür, ve biz
sādhuların, ṛṣilerin, ve munilerin karakterlerinde birşeyler idrak
ettiğimiz zaman, onu gitgide daha fazla anlayacağız.
Her neyse, benim ricam, ve sadece benim ricam değil, Mahāprabhu'nun
da ricası, “Her kim insan bedenine sahipse, onu doğru dürüst kullanın
ve en üstün yararınızı elde edin.” Upaniṣadlar da şöyle dedi, “Śṛṇvantu viśve amṛtasya putrā:
ilahi nektar tatmanız için sizi bekliyor. Neden öne çıkmıyor ve onu
kabul etmiyorsunuz?” Vedik yazından—Śrī Chaitanya Mahāprabhu'dan ve
Onun Śrīla Guru Mahārāj öncülüğündeki yakın dostlarından bize gelen haber budur.
Şu anda görüyoruz ki bütün dünyada pek çok uğurlu ruh Lord'un Kutsal Adını zikrediyor, iyi sonuç alıyor, ve Śrī Gaura
Pūrṇimā'yı kutlamak için buraya Śrī Chaitanya Sāraswat Maṭh'a geliyor.
Onların yüzlerini görünce, ne kadar mutlu olduklarını görebiliyoruz,
ama biz ne kadar mutlu olduğumuzu ifade edemiyoruz. Şu kadarını
söyleyebiliriz ki bu festival için bu dünyanın her yanından gelip
toplanmış olan adanmışların mevcudiyetini görmekten çok, çok
mutluyuz. Śrīla Guru Mahārāj,
Om Viṣṇupad Śrīla Bhakti Rakṣak Śrīdhar Dev-Goswāmī Mahārāj'ın
lütfuyla, Śrī Kṛṣṇa,
Mahāprabhu Chaitanyadev, ve Śrī Nityānanda Prabhu üzerimize
merhametlerini bahşettiler ve bize Nabadwīp Dhām
parikramā yapma fırsatı verdiler. Aksi halde, bu mümkün olmazdı.
Günlerdir hepiniz buradasınız ve kuşkusuz yemenizle ve uyumanızla
ilgili düzenlemelerde çok rahatsızlık hissettiniz. Biz her şeyi,
elimizden geldiğince, bizimle birlikte Nabadwīp Dhām parikramā yapmak
isteyen adanmışlar ve samimi arayışçılar için düzenliyoruz ve Śrīman
Mahāprabhu'nun ilahi ülkesini adanmışların
beraberliğinde görebilsinler ve her şeyi adanmış kalplerine alsınlar
diye onlara Śrī Nabadwīp Dhām'ın dokuz adasındaki her yere gitme
fırsatı veriyoruz. Bu festivali ve parikramāyı düzenleme görevini
Śrīpād Bhakti Nirmal Āchārya
Mahārāj'a vermiş bulunuyoruz.
Śrīla Bhakti Vinod Ṭhākur'un hizmeti ve Bhagavān Śrīla Bhakti
Siddhānti Saraswatī Ṭhākur'un vaazı vasıtasıyla bu Nabadwīp Dhām
parikramāyı yapma fırsatına sahip olduğumuz için çok şanslıyız. Śrīman
Mahāprabhu beş yüz yıl önce Nabadwīp'de Māyāpur diye bilinen özel bir
bölgede göründü, şu anda orada büyük bir Tapınak görebiliriz.
Mahāprabhu’nun doğum yeri olan bu alan Mahāprabhu’nun bu dünyadaki
Oyunlarından sonra kayboldu ve daha sonra Śrīla
Bhakti Vinod Ṭhākur tarafından yeniden keşfedildi. Her zaman o yana bu yana giden Ganj'ın yönü,
Mahāprabhu'nun zamanından bu yana değiştiği için ve Nabadwīp
bölgesindeki kasabalar da yer değiştirdikleri için,
Mahāprabhu’nun asıl yeri de kaybolmuştu. Meditasyon vasıtasıyla,
Jagannāth Dās Bābājī ve Gaura Kiśora
Dās Bābājī gibi sādhuların ilhamı, ve Mahāprabhu'nun Kendisinin
rehberliği sayesinde, Bhakti Vinod Ṭhākur Mahāprabhu’nun doğum yerini
tekrar belirledi. Bhakti Vinod Ṭhākur meditasyonda görmüş olduğu yere
geldiği zaman, yörenin insanlarına sordu,
“Bu arazi neden bakımsız?” Onlar şöyle cevapladılar, “Burada hiçbir şey
yetiştiremiyoruz. Diktiğimiz hiçbir şey meyve vermiyor. Ne ekersek
ekelim burada sadece tulasī yetişiyor.”
Daha sonra, Mahāprabhu’nun doğum yerindeki Tapınak kurulduktan ve
herkes bunun Mahāprabhu’nun doğum yeri olduğunu öğrendikten sonra, bir
antitez geldi. Tez, antitez, sentez—bu doğaldır. Bir adam
Mahāprabhu’nun doğum yeri olarak başka bir yer saptayıp onu ‘Prachin Māyāpur’ [‘Antik Māyāpur’] diye adlandırarak
insanları yanlış yönlendirmeye çalıştı.
Śrīla
Bhakti Vinod Ṭhākur Londra'dan belgeler getirdi ve her şeyi ispatladı.
Bununla ilgili olarak Śrī Chaitanya Maṭh tarafından basılmış olan
bir kitap var,
ve eğer onu okursanız, Mahāprabhu’nun Māyāpur'daki doğru doğum yerini kolayca anlarsınız. Şimdi Śrīla
Bhakti Siddhānta Saraswati Ṭhākur'un birçok şanlı öğrencisi ve Śrīla Bhakti Vinod
Ṭhākur'un izdeşçileri orada Tapınaklar kurdular ve Māyāpur'u böylesine muhteşem yaptılar.
Bizim Nabadwīp Dhām parikramā festivalimiz 1948'den beri
süregelmektedir. Bundan bir yıl önce yapıldı, ve sonra durduruldu,
ama 1948'den beri her yıl Śrīla Guru
Mahārāj'ın lütfuyla devam etmiştir.
Parikramāmız başladığı zaman, yaklaşık 70 ya da 75 kişi bize
katıldı, ve hepsi bizim Maṭh’ın öğrencisi değildi. Bazıları
Śrīpad Jājāvar Mahārāj ile Śrīpad Goswāmī Mahārāj'ın öğrencileriydi.
Belki on beş ya da yirmisi bizim öğrencilerimizdi, elli ya da altmışı
ise diğer Maṭh'lardandı.
Ama hepimiz parikramā yapma konusunda çok coşkuluyduk, Śrīla Guru
Mahārāj bize o coşkuyu sağladı. Bizim Nabadwīp Dhām parikramāmız
bu şekilde başladı, ve bugüne kadar binlerce ve binlerce insanın bizimle parikramā yaptığını
görüyorsunuz. On binlerce tabak prasādam dağıtıyoruz, ve ben onu
görmekten çok mutlu oluyorum. Phalguṇ Purṇimā'da Śrī
Gaurāṅga Mahāprabhu’nun göründüğü gün bu festivali organize edebilmemiz
ve katılabilmemiz, hepsi Śrīla Guru Mahārāj'ın lütfudur ve
kutsamalarıdır. Śrīman
Mahāprabhu bu gün akşam vakti göründü.
sandhyā samāgama tapana magana
keno hema ghana kole
aparūpa kata pūraba parvvata
suvarṇa chandramā bhāle
(Śrī Śrī Gaurasundarer Avirbhāv Vasare: 7)
Śrīla Guru Mahārāj Mahāprabhu’nun görünme zamanındaki atmosferi
anlatan bu ayeti yazdı. Akşam geceye dönerken, tam o an, ay tutulması günü,
Nabadwīp'deki insanlar—binlerce ve binlerce insan—Ganj'da
yıkanırken ve normalde asla yapmadıkları şeyi yaparken yani Lord'un Kutsal
Adlarını zikrederken, Śrīman Mahāprabhu göründü. Śrīla Kṛṣṇa Dās
Kavirāj Goswāmī de bunu anlatan bir şarkı yazdı. Śrīla Guru Mahārāj
Gaura Purṇimā festivalimiz için her yıl beni bu şarkıyı söylemekle
görevlendirirdi, ve ben o şarkıyı her yıl söylemeye çalışıyorum.
nadīyā-udayagiri pūrṇachandra gaurahari
kṛpā kari’ ha-ila udaya
pāpa-tamaḥ haila nāśa trijagatera ullāsa
jagabhari’ hari-dhvani haya
(Śrī Chaitanya-charitāmṛta: Ādi-līlā, 13.98)
“Onun nedensiz merhameti sayesinde, Nadīyā bölgesinde—doğan güneşin doğu ülkesinde—dolunay Śrī Gaurahari doğduğu
zaman günahın karanlığı dağıldı ve bütün evren Lord'un Kutsal
Adı'nın—‘Hari! Hari!’ aşkın titreşimiyle inlerken üç dünya neşeyle
doldu.”
Bugün Śrī Śachī Nandan Gaurahari'nin, Rādhā-Kṛṣṇa'nın bir olmuş
formunun göründüğü o gün.
Bu dünyada Lord'un çok sayıda enkarnasyonu görünmüştür. Hindistan'da,
Matsya, Kūrma, Vāman, ve diğerlerini gördük. Ama hiçbiri Śrī Kṛṣṇa
Chaitanyadev gibi değildir, ve hiçbiri Onun dağıttığı şeyi ne burada ne de
başka bir yerde vermedi. Bu Śrīla Rūpa Goswāmī Prabhu tarafından
tasvir edildi.
anarpita-charīṁ chirāt karuṇayāvatīrṇaḥ kalau
samarpayitum unnatojjvala-rasāṁ svabhakti-śriyam
hariḥ puraṭa-sundara-dyuti-kadamba-sandīpitaḥ
sadā hṛdaya-kandare sphuratu vaḥ śachī-nandanaḥ
(Śrī Chaitanya-charitāmṛta: Ādi-līlā, 1.4)
[“Pırıl pırıl altın renkli, güzelliğiyle ışık saçan Lord Śrī
Śachī-nandan Gaurahari her zaman kalbinizin en derin yerinde harikulade bir şekilde tezahür etsin. O Kendi prema hazinesini—bu maddesel dünyada daha önce asla ifşa edilmemiş olan olağanüstü yücelikteki madhura-rasayı—dağıtmak için Kali Çağında inmiştir.”]
Mahāprabhu'nun Kali-yuga için gelen Yugāvatār olduğunu anlamak zor değildir. Kutsal yazıtlar aracılığıyla bu kanıtlandı.
suvarṇa-varṇo hemāṅgo varāṅgaś chandanāṅgadī
sannyāsa-kṛch chhamaḥ śānto niṣṭhā-śānti-parāyaṇaḥ
(Mahābhārata)
[“Lord, Śrī Gaurāṅga olarak göründüğü zaman, ilk Oyunlarında
Onun teni altın renkli olacak, kolları ve bacakları çok makbul olan erimiş
altın renginde olacak, Onun bedeni olağanüstü güzel
olacak, ve sandal
ağacı macunu ile ve çiçekten kolyelerle süslenecek. Daha sonraki
Oyunlarında, sannyās alacak,
ılımlı ve barışsever olma niteliklerini öğretecek, ve vecde gelmiş
adanmışlığın en üstün mekanı Oyunlar sahneleyecek.”]
kṛṣṇa-varṇaṁ tviṣākṛṣṇaṁ sāṅgopāṅgāstra-pārṣadam
yajñaiḥ saṅkīrtana-prāyair yajanti hi su-medhasaḥ
(Śrīmad Bhāgavatam: 11.5.32)
“Kali Çağında, tanrı inancına sahip zeka ile donanmış şanslı ruhlar Śrī Kṛṣṇa
Chaitanya Mahāprabhu'ya, Lord'un sürekli Kutsal Ad zikreden altın renkli formuna sığınacaklar ve
Hari-nām-saṅkīrtan mahāyajña gerçekleştirerek Ona ibadet edecekler.”
Bu Kali-Yugāvatār'ın işaretlerini anlatan Śrīmad Bhāgavatam'dan bir ayet. Bu śloka vasıtasıyla Onun Mahāprabhu olduğunu kolayca fark edebiliriz.
mahān-prabhur vai puruṣaḥ sattvasy aiśaḥ pravartakaḥ
sunirmalam imam prāptiṁ iśāno jyotir vyayaḥ
(Śvetāśvatara-upaniṣad: 3.12)
[“Śrī Mahāprabhu, Yüce Usta, Tanrı Katının En Yüce Şahsiyetidir. O
bütün varoluşu yaratandır. Onun lütfuyla, kişi en üstün saflığı—Kṛṣṇa'nın
ilahi aşkını elde edebilir. O sınırsızca ışık saçan—altın renkli—Yüce Denetleyendir.”]
itthaṁ nṛ-tiryag-ṛṣi-deva-jhaṣāvatārair
lokān vibhāvayasi haṁsi jagat pratīpān
dharmaṁ mahā-puruṣa pāsi yugānuvṛttaṁ
channaḥ kalau yad abhavas tri-yugo ‘tha sa tvam
(Śrīmad Bhāgavatam: 7.9.38)
Mahāprabhu’nun Yugāvatār olarak formunu kutsal yazıtlardaki pek çok
ayet aracılığıyla teşhis etmek kolaydır. Ancak Onu Kṛṣṇa'nın Avatār'ı
olarak değil de—Rādhārāṇī'nin ruh halini tatmak için görünen Svayam
Bhagavān Kṛṣṇa—Avatārī Kṛṣṇa olarak teşhis etmek zordur. Avatārī
Kṛṣṇa'nın bir Yugāvatār formunda Rādhārāṇī'nin kalp ve halesiyle
Mahāprabhu şeklinde göründüğünü anlamak zordur. Yugāvatār Mahāprabhu'yu
idrak etmek kolaydır, ama sevgililer arasındaki yüce aşkı tatmak
için Enerji ile Enerji Sahibinin bu maddesel düzeye birleşmiş bir formda
inmelerini idrak etmek çok da kolay değildir.
Mahāprabhu’nun içsel formunu mükemmel bir şekilde idrak eden ilk kişi Rāmānanda Rāy idi.
pahile dekhilu̐ tomāra sannyāsi-svarūpa
ebe tomā dekhi muñi śyāma-gopa-rūpa
tomāra sammukhe dekhi kāñchana-pañchālikā
tā̐ra gaura-kāntye tomāra sarva aṅga ḍhākā
(Śrī Chaitanya-charitāmṛta: Madhya-līlā, 8.268–9)
Godāvarī kıyılarında, Rāmānanda Rāy Mahāprabhu'ya şöyle dedi, “İlk
başta Seni muhteşem bir sannyāsī olarak gördüm, oysa şimdi görüyorum ki
Sen içsel olarak Rādhārāṇī'nin halesiyle örtülü Kṛṣṇa'nın Kendisi'sin.
İlahi formunu benden saklayamazsın. Sen Rādhā ile Kṛṣṇa'nın bir olmuş
formusun. Ben onu görüyorum. Sen Rādhārāṇī’nin kalp ve halesini
almışsın ve Gaurāṅga Mahāprabhu olmuşsun.” Mahāprabhu cevapladı, “Ah!
Sen Kṛṣṇa'nın yüce bir kulusun, ve bu nedenle Kṛṣṇa'yı Benim içimde
görüyorsun.” Ama Rāmānanda Rāy cevapladı, “Hayır hayır hayır. Beni
kandıramazsın. Gerçek kimliğini benden saklayamazsın. Ben Senin kim
olduğunu görüyorum.”
Ardından Mahāprabhu Rāmānanda Rāy'a Rādhā-bhāva-dyuti-suvalitam olarak mükemmel formunu: Rādhārāṇī’nin kalp ve halesiyle tezahür eden Kṛṣṇa'nın Kendisini gösterdi. Mahāprabhu'nun
bu mükemmel formunu gören Rāmānanda Rāy kendinden geçti, ve tekrar
normal bilincine kavuşunca, Mahāprabhu'yu tekrar bir sannyāsī olarak
gördü. Sonra Mahāprabhu Rāmānanda Rāy'a şöyle dedi, “Bu Benim gerçek
formum olsa da, hiç kimse Benim bu formumu görmeyecek. Sen de
başkalarına bundan söz etmemelisin.”
Böylece Mahāprabhu’nun kimliği ile ilgili saklı hazine ilk olarak
Rāmānanda Rāy'a gösterildi. Daha sonra, o bilinç Śrīla Rūpa Goswāmī
Prabhu tarafından her yere yayıldı.
Kṛṣṇa'yı tasvir ederken, Śrīla Rūpa Goswāmī şöyle yazdı:
sarvādbhuta-chamatkāra-līlā-kallola-vāridhiḥ
atulya-madhura-prema-maṇḍita-priya-maṇḍalaḥ
tri-jagan-mānasākarṣi-muralī-kala-kūjitaḥ
asamānordhva-rūpa-śrī-vismāpita-charācharaḥ
(Śrī Chaitanya-charitāmṛta: Madhya-līlā: 23.82–3)
“Vrajendra Nandan Śrī Kṛṣṇa'nın ilahi Oyunlarının
dalgalarıyla herkesin ağzı açık kaldı, herkes şaşkına döndü: O etrafını saran en üstün
nitelikle donanmış en samimi dostlarıyla —Vraja-vāsīlerle ve
Vraja-gopīlerle—beş tür ilişki—śānta, dasya, sakhya,
vatsalya, ve madhura—içinde sonsuz cazibeye sahip flüt şarkısını
çalar. O Oyunlarda, Onun ilahi formu olağanüstü güzeldir.”
Śrīla Rūpa Goswāmī ayrıca şöyle açıklar, Kṛṣṇa’nın güzelliğinin bir
eşini Baladev, Nārāyaṇ, Saṅkarṣaṇ, Chatur-vyuha'nın diğer formlarında,
ya da başka hiçbir yerde görmek mümkün değildir ve Kṛṣṇa'nın Kendisi
bile Kendi ilahi formunun güzelliğinden şaşkına döner. Aynanın
karşısına geçince, Kendi görüntüsüne sarılmak ister. Aynaya baktığını
unutur, ve şöyle düşünür, “Benim ikinci bir ilahi formum burada Benim
karşımda. Kimdir o? Ben miyim yoksa Benim resmim mi?” Kendi formuna
sarılmak için çok büyük istek duyar ama yapamaz.
Rādhārāṇī Kṛṣṇa'nın karşısına çıkınca, Kṛṣṇa'ya hemen sarılabilir.
Acaba Kṛṣṇa'ya sarılırken kendinden geçince kalbinde ne tür vecd
duyumsar? Kṛṣṇa Rādhārāṇī'nin merhameti olmadan o tür vecd dolu aşkı
tadamaz. Ve O, sırf o aşkı tatmak için, Rādhārāṇī'nin kalp ve halesi ile
Gaurāṅga formunda göründü. Rādhārāṇī'nin sevgi dolu adanmışlık ruh
halini ve Kendi güzelliğini tatmak için, Kṛṣṇa aslında
Rādhārāṇī'nin kalp ve halesini çaldı ve Gaurāṅga Mahāprabhu oldu.
Bu Mahāprabhu'nun saklı formudur. Ama kim bunu idrak edebilir? Bu bir Yugāvatār formu değildir. Gerçek olan şudur ki, Mahāprabhu'nun
Kendi Oyunlarında gösterdiği şey başka herhangi bir Avatār için mümkün
değildir. Ancak Tanrı Katının Yüce Şahsiyeti, Rādhārāṇī'nin kalp ve
halesiyle indiği takdirde O atigūḍha
mahābhāva belirtilerini ve madhura-rasanın müstesna adanmışlığını gösterebilir. Başka hiçbir yerde başka hiçbir Avatār'da Lord bu şekilde görünmedi. Bir Yugāvatār
hiçbir zaman Rādhārāṇī'nin kalp ve halesiyle görünmeyecek. Bir Yugāvatār’ın
işlevi Hari-nām-saṅkīrtan vaaz etmektir. Śrīpād Swāmī Mahārāj
Prabhupād bir Yugāvatār gibiydi: o bütün dünyaya Kṛṣṇa anlayışını verdi. Bir Yugāvatār'ın işi odur. Oysa
Kṛṣṇa Kendi çıkarı için Rādhārāṇī'nin kalp ve halesiyle göründü, bizim
için değil. O Kendisine duyulan olağanüstü sevgili bağlılığının ruh
halini tatmak için göründü. Kṛṣṇa Dās Kavirāj Goswāmī, Jīva Goswāmī,
Rūpa Goswāmī, ve Svarūp
Dāmodar tarafından Mahāprabhu’nun Avatār'ı bu şekilde değerlendirildi.
Śrīman Mahāprabhu'nun o ilahi formu bugün göründü, ve biz Śrīla Guru Mahārāj'ın lütfuyla onu burada Śrī Chaitanya Sāraswat Maṭh'da kutluyoruz.