Sri Gaura Purnima'yı Kutlarken

Śrīla Bhakti Sundar Govinda Dev-Goswāmī Mahārāj adanmışların kalplerindeki sevinci anlatıyor.

Sevgili adanmışlar ve dostlarım, bu dünyada fevkalade kutsal bir yer olan burada Śrī Chaitanya Sāraswat Maṭh'da toplanmış olduğumuz için son derece şanslıyız. Biz her zaman Śrī Nabadwīp Dhām ‘kutsal bir yerdir’ diyoruz, ama aslında ondan da fazla olduğunu düşünüyoruz. Biz bu maddesel dünyada, doğum ve ölümden, mutluluk ve kederden, ve pek çok şeyden acı çekiyoruz. Bu doğa yasalarını aşamıyoruz. Ama eğer bu maddesel dünyadan—yanıltıcı ortamın yerçekiminden— kurtarılmaya samimi olarak biraz ilgi gösterirsek, kendimizi bu dünyadan kurtarmak ve Vaikuṇṭhaloka'daki en kutsal yerin—her zaman sonsuz iyiliğin ve mutluluğun var olduğu Śrī Goloka Vṛndāvan Dhām'ın—üyeleri olmak istersek o zaman Śrī Nabadwīp Dhām'da yer alan Śrī Koladwīp Dhām'da teslim olmalıyız. Śrīla Guru Mahārāj, Om Viṣṇupād Śrīla Bhakti Rakṣak Śrīdhar Dev-Goswāmī Mahārāj, bunun hepsini ve kutsal nehir Ganj kıyısındaki ashramı: Śrī Chaitanya Sāraswat Maṭh'ı bizim için düzenledi. Śrīla Guru Mahārāj kutsal yazıtlarda anlatılan ve bu maddesel dünyaya Vaikuṇṭhaloka'dan gelen bu yeri bizler için seçti çünkü bizler her zaman saygısızca pek çok şey yapıyoruz ve yaşamlar boyu onun tepkilerinin yarattığı büyük sıkıntıların acısını çekiyoruz. Eğer biz Śrīman Mahāprabhu'nun günahkarların tüm saygısızlıklarını affettiği bu yerde, Śrī Aparādha-bhañjan-pāṭ'da teslim olursak bütün saygısızlıklarımız ortadan kalkar.

Śrī Chaitanya Sāraswat Maṭh derme çatma çok sade bir ashram olarak başladı ama şimdi  gelişerek Śrīla Guru Mahārāj'ın ilahi bir şekilde tasavvur ettiği ve bu ayette ifade edilen haline dönüştü,

śrīmach-chaitanya-sārasvata-maṭhavara udgīta-kīrtir jayaśrīṁ
bibhrat sambhāti gaṅgā-taṭa-nikaṭa-navadvīpa-kolādrirāje
yatra śrī-gaura-sārasvata-mata-niratā gaura-gāthā gṛṇanti
śrīmad-rūpānuga śrī-kṛtamati-guru-gaurāṅga-rādhā-jitāśā
(Śrīla Bhakti Rakṣak Śrīdhar Dev-Goswāmī Mahārāj)

Bu ayette Śrīla Guru Mahārāj şöyle ifade ediyor, burada Ganj kıyısındaki bu çok güzel ashramda Śrī Śrī Guru Gaurāṅga Gāndharvā Govindasundar, çok mutlu bir şekilde mahāprasadama hürmet gösteren, Guru ve Vaiṣṇava'ya hizmet eden, ve dokuz çeşit adanmışlık uygulamasını—duyma, zikir ve Lord'un ilahi Adını ve Oyunlarını yüceltme, hatırlama, onurlandırma, ibadet etme, dua etme, hizmet etme, arkadaş olma ve Lord'a tümüyle teslim olma—yerine getiren teslim olmuş ruhların hizmetlerini kabul edecektir.

Śrīla Guru Mahārāj bu ‘Śrī Chaitanya Sāraswat Maṭh’ adını verdi, ve bu çok güzel. Maṭh demek maṭhanti vasanti chhātra yatra maṭha, dindar öğrencilerin yaşadığı yer demektir.  Dolayısıyla ‘Śrī Chaitanya Sāraswat Maṭh’, Śrī Chaitanya Mahāprabhu'nun ve Bhagavān Śrīla Bhakti Siddhānti Saraswatī Goswāmī Ṭhākur'un öğrencilerinin yaşadığı ve eğitim aldıkları yer anlamına gelir. Biz Śrīla Guru Mahārāj'ın kendi konuşmalarından pek çoğunda, “Ben de öğrenciyim,” dediğini duyduk. Öğrenci her zaman ustasını dinleyen demektir. Dolayısıyla Śrī Chaitanya Sāraswat Maṭh, her zaman Śrīman Mahāprabhu, Śrīla Saraswatī Ṭhākur ve Śrīla Guru Mahārāj'ımızı dinlediğimiz yer anlamına gelir.

Śrī Chaitanya Sāraswat Maṭh'ın bütün adanmışları da her zaman bana öğretiyorlar. Bana ne öğretiyorlar? Alçakgönüllülüğü, hoşgörüyü, ve başkalarını onurlandırmayı. Tevazu kuşkusuz  uygulanmalıdır, ancak hoşgörü son derece gereklidir. Ve başkalarını onurlandırmak Vaiṣṇava dininin kendisidir. Bir Vaiṣṇava onuru asla hazmetmez. Bir Vaiṣṇava kendisine gelen herhangi bir onuru her zaman Guru'suna sunar. Prabhupād Saraswat Ṭhākur şöyle dedi, servet Nārāyaṇ içindir, kadın Kṛṣṇa içindir ve pratiṣṭhā Gurudev içindir. Tomāra pratiṣṭhā,—śūkarera biṣṭhā: eğer onuru kendiniz için hazmetmeye çalışırsanız, bu domuz pisliği yemeye benzer. Āsakti-rahita sambandha-sahita viṣaya-samūha sakali Mādhava: bağlılık olmaksızın, her zaman her şeyi Lord'la ilişkilendirmelisiniz. Bizim uygulama yolumuz budur.

Śrī Chaitanya Sāraswat Maṭh dünyanın dört bir yanında kutsal yazıtlarda anlatılan ve Śrī Chaitanya Mahāprabhu tarafından verilmiş olan uygulama yöntemini düzenlemiş bulunuyor.

harer nāma harer nāma harer nāmaiva kevalam
kalau nāsty eva nāsty eva nāsty eva gatir anyathā
(Bṛhan-nāradīya-purāṇa)

Kutsal Ad, Kutsal Ad, Kutsal Ad—başka yol yok, başka yol yok, başka yol yok.”

Mahāprabhu Kendisi bunu söyledi ve şöyle vaaz etti, “Ganj dolusu kutsal yazıt okumaya gerek yok; Lord'un Kutsal Adını zikretmek dışında herhangi birşey yapmaya gerek yok.” Ama Kutsal Kitapları da okusanız, her yerde Lord'un Kutsal Adını zikretmek olan bu uygulamanın bu Kali Çağı için en uygunu olduğunu görürsünüz. Mahāprabhu dedi ki, bununla beraber, Lord'un Kutsal Adını saf bir şekilde zikretmek isterseniz, üç direktifi izlemek gerekir.

tṛṇād api sunīchena taror iva sahiṣṇunā
amāninā māna-dena kīrtanīyaḥ sadā hariḥ
(Śrī Chaitanya-charitāmṛta, Ādi-līlā, 17.31)

Alçakgönüllü olun, hoşgörülü olun ve herkesi onurlandırın.”

Bu gereklidir çünkü Lord her yerde—herkesin kalbinde mevcuttur. Bu bize zikir aracılığıyla ifşa olunur, ve Lord'un aşkın formu ile bağlantıya sahip olunca, olumsuz olan her şey bizi terk eder, her şey yoluna girer, tepkisel ortam bizi terk eder, ve aşkın dünya ile sevgi, şefkat, samimiyet, ve safiyet dolu pozitif bir ilişki elde ederiz. Orada her şey güzel ve zararsızdır. Orada hayat ebedidir, zaman ebedidir. Orada her şey ebedidir, ve biz saf bir ruh hali içinde tevazuyla, hoşgörüyle, ve başkalarını onurlandırarak Lord'un Kutsal Adlarını zikrettiğimizde o ebedi dünyada yaşama fırsatı elde ederiz.

jīvera svarūpa haya—kṛṣṇera nitya-dāsa
kṛṣṇera taṭasthā-śakti bhedābheda-prakāśa
(Śrī Chaitanya-charitāmṛta: Madhya-līlā, 20.108)

Bütün ruhlar aslında Śrī Kṛṣṇa'nın hizmetkarlarıdır; her ruhun gerçek kimliği odur. Oysa, onlar bunu unutuyorlar, ve yanılgı ortamı tarafından kirletiliyorlar. Lord’un yanıltıcı ortamına mahāmaya denir. Biz mahāmayanın beraberliğinden kaçınamayız: davranışımızın tamamı—yaptığımız her şey—mahāmāyānın etkisi altındadır. Biz bunu görüyoruz. Ama bundan kaçınmaya çalışmak için kararlı isek ve kendimizi yanılgı ortamından arındırmak istiyorsak, bu ancak o zaman mümkün olur. Bhagavān Chaitanyadev şöyle dedi, “Lord Kṛṣṇa'nın Kutsal Adını zikredin. Lord Kṛṣṇa'nın lütfuyla bu maddesel dünyada Lord'un pek çok Adı tezahür etmiştir. Eğer Onun Kutsal Adlarından herhangi birini tekrarlarsanız, kendi kendinizi arındırabilirsiniz.”

Mahāprabhu önce Kṛṣṇa-saṅkīrtana bu şekilde saygı gösterdi. Cheto-darpaṇa-mārjanaṁ, önce zihnimiz, aşkın formumuzun—ruhumuzun—örtüsü temiz bir pozisyona gelmelidir. O zaman doğru varoluşumuzu görürüz. Bu bir ayna gibidir. Eğer ayna kirli ise, aynada yüzümüzü ya da şeklimizi göremeyiz. Ama temiz olunca, o zaman aynada kendimizi görebiliriz. Biz ruhuz; Lord Kṛṣṇa'nın hizmetkarlarıyız; aşkın dünyanın üyeleriyiz. Biz Lord Kṛṣṇa'nın Kutsal Adını zikredince bunların hepsi bize gösterilecek. Bu nedenle Mahāprabhu şöyle dedi, “Paraṁ vijayate: Kṛṣṇa-saṅkīrtan en üstün şekilde muzaffer olsun!”

Kṛṣṇa-saṅkīrtan bütün koşullanmış ruhlar için en üstün fırsattır. Eğer Śrī Chaitanya Mahāprabhu'nun bu direktiflerini izlersek ve bu Kali Çağında Hare Kṛṣṇa Mahāmantra zikredersek bu dünyanın neresinde olursak olalım bizim için sorun olmaz. O halde mutlu olun, Lord'un Kutsal Adını zikredin, Kutsal Adı ve Śrī Chaitanya Mahāprabhu tarafından verilen yöntemi yayarak herkese hizmet edin. Başkaları yararlanacak, siz de yararlanacaksınız —bundan herkes yarar sağlayacak. “ Satyam śivam sundaram: her şey dürüst, her şey çok hayırlı, ve her şey çok güzel.” Eğer Kṛṣṇa bilincini Śrīman Mahāprabhu'nun çizgisinde samimiyetle uygularlarsa herkese bu zihniyet, bu mutluluk, bu atmosfer gelecektir.

Śrīla Guru Mahārāj herkesin ruhani iyiliği için bu Maṭh'ı burada Koladwīp'de kurdu. Eğer bir kişi buraya gelir ve birkaç gün kalırsa, bu yolla kalbe ne kadar iyiliğin ve mutluluğun geldiğini hissedeceklerdir. Hare Kṛṣṇa.

Kṛṣṇa son derece merhametlidir ve bize burada Śrī Chaitanya Sāraswat Maṭh'da kalmak için böylesine bir fırsat vermiş bulunuyor. Dolayısıyla elimizden geldiğince, uygulama yapmaya çalışmalıyız. Mezhep, kriter, ya da kast burada hiçbir şekilde dikkate alınmaz. Burada, hepimiz Goloka Vṛndāvan'a giden teknedeyiz sadece, ve herkes mutlu. Bizim ruhani programımız çok güzeldir, ve programımız günde yirmi dört saat devam etmektedir. Herkes bu programı uygular ve fazlasıyla yarar sağlar.

Hizmet bizim yaşamımızdır, ve o hizmet Lord içindir, Lord'un hizmetkarları içindir, aynı zamanda da bu dünyadaki genel insanlar içindir. Başkalarına iyilik yapmak ve kendimize iyilik yapmak gerekir. Mahāprabhu şöyle dedi,

bhārata-bhūmite haila manuṣya janma yāra
janma sārthaka kari’ kara para-upakāra
(Śrī Chaitanya-charitāmṛta, Ādi-līlā, 9.41)

“Önce kendinizi kurtarın, sonra bu anlayışı diğerlerine yaymaya çalışın; yarar sağlayacaklardır.

Bu maddesel dünyada yaşam ve ölüm belirsizdir, ama biz o konuda kaygılanmamalıyız. Onun yerine, her zaman kendi uygulama yöntemimiz konusunda—ruhani ve maddesel yaşamlarımızda bize neyin en üstün yarar sağlayacağı konusunda kaygılanmalıyız. Bizim için neyin iyi olduğunu bilmiyoruz, ama Kṛṣṇa'nın her zaman bizim için iyi olanı ayarlayacağını biliyoruz. Dolayısıyla, hiçbir koşuldan korkmuyoruz. Aksine, bize gelen bütün koşullara uyum sağlamak için sadece elimizden geleni yapıyoruz ve hedefimiz doğrultusunda, yani, Lord'a Goloka Vṛndāvan'da hizmet etme doğrultusunda ilerlemeye çalışıyoruz.

Goloka Vṛndāvan daha önce bu maddesel dünyada da vardı, ve modern bilim bize hiçbir şeyin asla yaratılmadığını ve yok edilmediğini söyler, öyleyse biz neden o aşkın dünya ile bağlantı kuramıyoruz? Eğer biz saf bir uygulama sürecine sahipsek, o aşkın dünya ile ve aşkın hizmetle  bağlantı elde etmeliyiz. Saf uygulama yoluyla, her şey bize gelecektir; her şeyi geçerek ilerleyeceğiz ve süper yarar elde edeceğiz. Eğer samimi bir arayışçı isek, zorlanmadan onu elde etmeliyiz.

O halde, kalp ve ruhla çaba göstermeliyiz. Elimizde sadece bir tek yaşam var, ve mükemmel duyuya—düşünmek, hissetmek ve istemek için mükemmel yeteneğe sahip olunca, o zaman, kapasitemizi neden bu maddesel cazibe dalgasının ötesine geçmek ve aşkın yazgımıza ulaşmak için kullanmayalım.

uttiṣṭha jāgrata prāpya varān nibodhat
(Kaṭha-upaniṣad: 1.3.14)

Kapasitemizi düşünmek, hissetmek ve istemek için kullanmazsak, o zaman davranışımız bir taşın ötesine geçmez. Biz ruhuz—bilince sahip canlı varlıklarız, ve eylemlerimiz arzularımız tarafından yönetiliyor. Dolayısıyla, elimizdeki bu yaşamla, süper ruhani yararımız için çaba göstermeliyiz.

Biz bunu yapmaya çalışıyoruz, ve yalnızca bu ashramda değil, biz bu dünyadaki pek çok yere davet edildik, ve her yere gidiyoruz ve Guru Mahārāj'ımız ile Chaitanya Mahāprabhu tarafından verilen bu anlayışı vaaz ediyoruz. Bu çağda, bu anlayış üstündür, ve onu uygulayan her uygulayıcı doğru sonucu elde edecektir. O Śrīla Guru Mahārāj’ın armağanıdır biliyoruz. Hare Kṛṣṇa.

İngilizcede yetersiz. Sağlığım da yetersiz. Elimde olan her şey yetersiz olabilir, ama ben yetersiz değilim! Bizler hepimiz aslında Lord Kṛṣṇa'nın zerresel parçasıyız: düşünme, hissetme ve isteme yeteneği olan ruhani bir bedene sahibiz, ve eğer bu uygulamaya kendimizi verirsek biliyoruz ki Lord'umuz ile bir bağlantı elde edeceğiz. Öyleyse neden çaba göstermeyelim? Çaba göstermeliyiz.

Aşkın dünya ile olan bağlantımızdan bize ne çok yarar geleceğini dile getirmemiz mümkün değil.

aṇor aṇīyān mahato mahīyān
(Kaṭha-upaniṣad: 1.2.20)

Eğer o aşkın dünyanın ışığının küçük bir zerresel parçası bir filin bedenini hareket ettirebiliyorsa —atomik bir patlama yaratabiliyorsa, o zaman o dünyadaki her şey ne kadar güçlü? Biz bu dünyadaki konumumuzdan, onu anlayamayabiliriz. Ama Hanumānjī bilir: o bir sıçrayışta okyanusu aşabilir. Aslında, Lord'un lütfuyla her şey mümkündür, ve biz sādhuların, ṛṣilerin, ve munilerin karakterlerinde birşeyler idrak ettiğimiz zaman, onu gitgide daha fazla anlayacağız.

Her neyse, benim ricam, ve sadece benim ricam değil, Mahāprabhu'nun da ricası, “Her kim insan bedenine sahipse, onu doğru dürüst kullanın ve en üstün yararınızı elde edin.” Upaniṣadlar da şöyle dedi, “Śṛṇvantu viśve amṛtasya putrā: ilahi nektar tatmanız için sizi bekliyor. Neden öne çıkmıyor ve onu kabul etmiyorsunuz?” Vedik yazından—Śrī Chaitanya Mahāprabhu'dan ve Onun Śrīla Guru Mahārāj öncülüğündeki yakın dostlarından bize gelen haber budur.

Şu anda görüyoruz ki bütün dünyada pek çok uğurlu ruh Lord'un Kutsal Adını zikrediyor, iyi sonuç alıyor, ve Śrī Gaura Pūrṇimā'yı kutlamak için buraya Śrī Chaitanya Sāraswat Maṭh'a geliyor. Onların yüzlerini görünce, ne kadar mutlu olduklarını görebiliyoruz, ama biz ne kadar mutlu olduğumuzu ifade edemiyoruz. Şu kadarını söyleyebiliriz ki bu festival için bu dünyanın her yanından gelip toplanmış olan adanmışların mevcudiyetini görmekten çok, çok mutluyuz.  Śrīla Guru Mahārāj, Om Viṣṇupad Śrīla Bhakti Rakṣak Śrīdhar Dev-Goswāmī Mahārāj'ın lütfuyla, Śrī Kṛṣṇa, Mahāprabhu Chaitanyadev, ve Śrī Nityānanda Prabhu üzerimize merhametlerini bahşettiler ve bize Nabadwīp Dhām parikramā yapma fırsatı verdiler. Aksi halde, bu mümkün olmazdı.

Günlerdir hepiniz buradasınız ve kuşkusuz yemenizle ve uyumanızla ilgili düzenlemelerde çok rahatsızlık hissettiniz. Biz her şeyi, elimizden geldiğince, bizimle birlikte Nabadwīp Dhām parikramā yapmak isteyen adanmışlar ve samimi arayışçılar için düzenliyoruz ve Śrīman Mahāprabhu'nun ilahi ülkesini adanmışların beraberliğinde görebilsinler ve her şeyi adanmış kalplerine alsınlar diye onlara Śrī Nabadwīp Dhām'ın dokuz adasındaki her yere gitme fırsatı veriyoruz. Bu festivali ve parikramāyı düzenleme görevini Śrīpād Bhakti Nirmal Āchārya Mahārāj'a vermiş bulunuyoruz.

Śrīla Bhakti Vinod Ṭhākur'un hizmeti ve Bhagavān Śrīla Bhakti Siddhānti Saraswatī Ṭhākur'un vaazı vasıtasıyla bu Nabadwīp Dhām parikramāyı yapma fırsatına sahip olduğumuz için çok şanslıyız. Śrīman Mahāprabhu beş yüz yıl önce Nabadwīp'de Māyāpur diye bilinen özel bir bölgede göründü, şu anda orada büyük bir Tapınak görebiliriz. Mahāprabhu’nun doğum yeri olan bu alan Mahāprabhu’nun bu dünyadaki Oyunlarından sonra kayboldu ve daha sonra Śrīla Bhakti Vinod Ṭhākur tarafından yeniden keşfedildi. Her zaman o yana bu yana giden Ganj'ın yönü, Mahāprabhu'nun zamanından bu yana değiştiği için ve Nabadwīp bölgesindeki kasabalar da yer değiştirdikleri için, Mahāprabhu’nun asıl yeri de kaybolmuştu. Meditasyon vasıtasıyla, Jagannāth Dās Bābājī ve Gaura Kiśora Dās Bābājī gibi sādhuların ilhamı, ve Mahāprabhu'nun Kendisinin rehberliği sayesinde, Bhakti Vinod Ṭhākur Mahāprabhu’nun doğum yerini tekrar belirledi. Bhakti Vinod Ṭhākur meditasyonda görmüş olduğu yere geldiği zaman, yörenin insanlarına sordu, “Bu arazi neden bakımsız?” Onlar şöyle cevapladılar, “Burada hiçbir şey yetiştiremiyoruz. Diktiğimiz hiçbir şey meyve vermiyor. Ne ekersek ekelim burada sadece tulasī yetişiyor.”

Daha sonra, Mahāprabhu’nun doğum yerindeki Tapınak kurulduktan ve herkes bunun Mahāprabhu’nun doğum yeri olduğunu öğrendikten sonra, bir antitez geldi. Tez, antitez, sentez—bu doğaldır. Bir adam Mahāprabhu’nun doğum yeri olarak başka bir yer saptayıp onu ‘Prachin Māyāpur’ [‘Antik Māyāpur’] diye adlandırarak insanları yanlış yönlendirmeye çalıştı.  Śrīla Bhakti Vinod Ṭhākur Londra'dan belgeler getirdi ve her şeyi ispatladı. Bununla ilgili olarak Śrī Chaitanya Maṭh tarafından basılmış olan bir kitap var, ve eğer onu okursanız, Mahāprabhu’nun Māyāpur'daki doğru doğum yerini kolayca anlarsınız. Şimdi Śrīla Bhakti Siddhānta Saraswati Ṭhākur'un birçok şanlı öğrencisi ve Śrīla Bhakti Vinod Ṭhākur'un izdeşçileri orada Tapınaklar kurdular ve Māyāpur'u böylesine muhteşem yaptılar.

Bizim Nabadwīp Dhām parikramā festivalimiz 1948'den beri süregelmektedir. Bundan bir yıl önce yapıldı, ve sonra durduruldu, ama 1948'den beri her yıl Śrīla Guru Mahārāj'ın lütfuyla devam etmiştir.

Parikramāmız başladığı zaman, yaklaşık 70 ya da 75 kişi bize katıldı, ve hepsi bizim Maṭh’ın öğrencisi değildi. Bazıları Śrīpad Jājāvar Mahārāj ile Śrīpad Goswāmī Mahārāj'ın öğrencileriydi. Belki on beş ya da yirmisi bizim öğrencilerimizdi, elli ya da altmışı ise diğer Maṭh'lardandı. Ama hepimiz parikramā yapma konusunda çok coşkuluyduk, Śrīla Guru Mahārāj bize o coşkuyu sağladı. Bizim Nabadwīp Dhām parikramāmız bu şekilde başladı, ve bugüne kadar binlerce ve binlerce insanın bizimle parikramā yaptığını görüyorsunuz. On binlerce tabak prasādam dağıtıyoruz, ve ben onu görmekten çok mutlu oluyorum. Phalguṇ Purṇimā'da Śrī Gaurāṅga Mahāprabhu’nun göründüğü gün bu festivali organize edebilmemiz ve katılabilmemiz, hepsi Śrīla Guru Mahārāj'ın lütfudur ve kutsamalarıdır. Śrīman Mahāprabhu bu gün akşam vakti göründü.

sandhyā samāgama  tapana magana
keno hema ghana kole
aparūpa kata   pūraba parvvata
suvarṇa chandramā bhāle
(Śrī Śrī Gaurasundarer Avirbhāv Vasare: 7)

Śrīla Guru Mahārāj Mahāprabhu’nun görünme zamanındaki atmosferi anlatan bu ayeti yazdı. Akşam geceye dönerken, tam o an, ay tutulması günü, Nabadwīp'deki insanlar—binlerce ve binlerce insan—Ganj'da yıkanırken ve normalde asla yapmadıkları şeyi yaparken yani Lord'un Kutsal Adlarını zikrederken, Śrīman Mahāprabhu göründü. Śrīla Kṛṣṇa Dās Kavirāj Goswāmī de bunu anlatan bir şarkı yazdı. Śrīla Guru Mahārāj Gaura Purṇimā festivalimiz için her yıl beni bu şarkıyı söylemekle görevlendirirdi, ve ben o şarkıyı her yıl söylemeye çalışıyorum.

nadīyā-udayagiri pūrṇachandra gaurahari
kṛpā kari’ ha-ila udaya
pāpa-tamaḥ haila nāśa trijagatera ullāsa
jagabhari’ hari-dhvani haya
(Śrī Chaitanya-charitāmṛta: Ādi-līlā, 13.98)

Onun nedensiz merhameti sayesinde, Nadīyā bölgesinde—doğan güneşin doğu ülkesinde—dolunay Śrī Gaurahari doğduğu zaman günahın karanlığı dağıldı ve bütün evren Lord'un Kutsal Adı'nın—‘Hari! Hari!’ aşkın titreşimiyle inlerken üç dünya neşeyle doldu.”

Bugün Śrī Śachī Nandan Gaurahari'nin, Rādhā-Kṛṣṇa'nın bir olmuş formunun göründüğü o gün. Bu dünyada Lord'un çok sayıda enkarnasyonu görünmüştür. Hindistan'da, Matsya, Kūrma, Vāman, ve diğerlerini gördük. Ama hiçbiri Śrī Kṛṣṇa Chaitanyadev gibi değildir, ve hiçbiri Onun dağıttığı şeyi ne burada ne de başka bir yerde vermedi. Bu Śrīla Rūpa Goswāmī Prabhu tarafından tasvir edildi.

anarpita-charīṁ chirāt karuṇayāvatīrṇaḥ kalau
samarpayitum unnatojjvala-rasāṁ svabhakti-śriyam
hariḥ puraṭa-sundara-dyuti-kadamba-sandīpitaḥ
sadā hṛdaya-kandare sphuratu vaḥ śachī-nandanaḥ
(Śrī Chaitanya-charitāmṛta: Ādi-līlā, 1.4)

[“Pırıl pırıl altın renkli, güzelliğiyle ışık saçan Lord Śrī Śachī-nandan Gaurahari her zaman kalbinizin en derin yerinde harikulade bir şekilde tezahür etsin. O Kendi prema hazinesini—bu maddesel dünyada daha önce asla ifşa edilmemiş olan olağanüstü yücelikteki madhura-rasayı—dağıtmak için Kali Çağında inmiştir.”]

Mahāprabhu'nun Kali-yuga için gelen Yugāvatār olduğunu anlamak zor değildir. Kutsal yazıtlar aracılığıyla bu kanıtlandı.

suvarṇa-varṇo hemāṅgo varāṅgaś chandanāṅgadī
sannyāsa-kṛch chhamaḥ śānto niṣṭhā-śānti-parāyaṇaḥ
(Mahābhārata)

[“Lord, Śrī Gaurāṅga olarak göründüğü zaman, ilk Oyunlarında Onun teni altın renkli olacak,  kolları ve bacakları çok makbul olan erimiş altın renginde olacak, Onun bedeni olağanüstü güzel olacak, ve sandal ağacı macunu ile ve çiçekten kolyelerle süslenecek. Daha sonraki Oyunlarında, sannyās alacak, ılımlı ve barışsever olma niteliklerini öğretecek, ve vecde gelmiş adanmışlığın en üstün mekanı Oyunlar sahneleyecek.]

kṛṣṇa-varṇaṁ tviṣākṛṣṇaṁ sāṅgopāṅgāstra-pārṣadam
yajñaiḥ saṅkīrtana-prāyair yajanti hi su-medhasaḥ
(Śrīmad Bhāgavatam: 11.5.32)

Kali Çağında, tanrı inancına sahip zeka ile donanmış şanslı ruhlar Śrī Kṛṣṇa Chaitanya Mahāprabhu'ya, Lord'un sürekli Kutsal Ad zikreden altın renkli formuna sığınacaklar ve Hari-nām-saṅkīrtan mahāyajña gerçekleştirerek Ona ibadet edecekler.”

Bu Kali-Yugāvatār'ın işaretlerini anlatan Śrīmad Bhāgavatam'dan bir ayet. Bu śloka vasıtasıyla Onun Mahāprabhu olduğunu kolayca fark edebiliriz.

mahān-prabhur vai puruṣaḥ sattvasy aiśaḥ pravartakaḥ
sunirmalam imam prāptiṁ iśāno jyotir vyayaḥ
(Śvetāśvatara-upaniṣad: 3.12)

[“Śrī Mahāprabhu, Yüce Usta, Tanrı Katının En Yüce Şahsiyetidir. O bütün varoluşu yaratandır. Onun lütfuyla, kişi en üstün saflığı—Kṛṣṇa'nın ilahi aşkını elde edebilir. O sınırsızca ışık saçan—altın renkli—Yüce Denetleyendir.”]

itthaṁ nṛ-tiryag-ṛṣi-deva-jhaṣāvatārair
lokān vibhāvayasi haṁsi jagat pratīpān
dharmaṁ mahā-puruṣa pāsi yugānuvṛttaṁ
channaḥ kalau yad abhavas tri-yugo ‘tha sa tvam
(Śrīmad Bhāgavatam: 7.9.38)

Mahāprabhu’nun Yugāvatār olarak formunu kutsal yazıtlardaki pek çok ayet aracılığıyla teşhis etmek kolaydır. Ancak Onu Kṛṣṇa'nın Avatār'ı olarak değil de—Rādhārāṇī'nin ruh halini tatmak için görünen Svayam Bhagavān Kṛṣṇa—Avatārī Kṛṣṇa olarak teşhis etmek zordur. Avatārī Kṛṣṇa'nın bir Yugāvatār formunda Rādhārāṇī'nin kalp ve halesiyle Mahāprabhu şeklinde göründüğünü anlamak zordur. Yugāvatār Mahāprabhu'yu idrak etmek kolaydır, ama  sevgililer arasındaki yüce aşkı tatmak için Enerji ile Enerji Sahibinin bu maddesel düzeye birleşmiş bir formda inmelerini idrak etmek çok da kolay değildir.

Mahāprabhu’nun içsel formunu mükemmel bir şekilde idrak eden ilk kişi Rāmānanda Rāy idi.

pahile dekhilu̐ tomāra sannyāsi-svarūpa
ebe tomā dekhi muñi śyāma-gopa-rūpa
tomāra sammukhe dekhi kāñchana-pañchālikā
tā̐ra gaura-kāntye tomāra sarva aṅga ḍhākā
(Śrī Chaitanya-charitāmṛta: Madhya-līlā, 8.268–9)

Godāvarī kıyılarında, Rāmānanda Rāy Mahāprabhu'ya şöyle dedi, “İlk başta Seni muhteşem bir sannyāsī olarak gördüm, oysa şimdi görüyorum ki Sen içsel olarak Rādhārāṇī'nin halesiyle örtülü Kṛṣṇa'nın Kendisi'sin. İlahi formunu benden saklayamazsın. Sen Rādhā ile Kṛṣṇa'nın bir olmuş formusun. Ben onu görüyorum. Sen Rādhārāṇī’nin kalp ve halesini almışsın ve Gaurāṅga Mahāprabhu olmuşsun.” Mahāprabhu cevapladı, “Ah! Sen Kṛṣṇa'nın yüce bir kulusun, ve bu nedenle Kṛṣṇa'yı Benim içimde görüyorsun.” Ama Rāmānanda Rāy cevapladı, “Hayır hayır hayır. Beni kandıramazsın. Gerçek kimliğini benden saklayamazsın. Ben Senin kim olduğunu görüyorum.”

Ardından Mahāprabhu Rāmānanda Rāy'a Rādhā-bhāva-dyuti-suvalitam olarak mükemmel formunu: Rādhārāṇī’nin kalp ve halesiyle tezahür eden Kṛṣṇa'nın Kendisini gösterdi. Mahāprabhu'nun bu mükemmel formunu gören Rāmānanda Rāy kendinden geçti, ve tekrar normal bilincine kavuşunca, Mahāprabhu'yu tekrar bir sannyāsī olarak gördü. Sonra Mahāprabhu Rāmānanda Rāy'a şöyle dedi, “Bu Benim gerçek formum olsa da, hiç kimse Benim bu formumu görmeyecek. Sen de başkalarına bundan söz etmemelisin.”

Böylece Mahāprabhu’nun kimliği ile ilgili saklı hazine ilk olarak Rāmānanda Rāy'a gösterildi. Daha sonra, o bilinç Śrīla Rūpa Goswāmī Prabhu tarafından her yere yayıldı.

Kṛṣṇa'yı tasvir ederken, Śrīla Rūpa Goswāmī şöyle yazdı:

sarvādbhuta-chamatkāra-līlā-kallola-vāridhiḥ
atulya-madhura-prema-maṇḍita-priya-maṇḍalaḥ
tri-jagan-mānasākarṣi-muralī-kala-kūjitaḥ
asamānordhva-rūpa-śrī-vismāpita-charācharaḥ
(Śrī Chaitanya-charitāmṛta: Madhya-līlā: 23.82–3)

Vrajendra Nandan Śrī Kṛṣṇa'nın ilahi Oyunlarının dalgalarıyla herkesin ağzı açık kaldı, herkes şaşkına döndü: O etrafını saran en üstün nitelikle donanmış en samimi dostlarıyla —Vraja-vāsīlerle ve Vraja-gopīlerle—beş tür ilişki—śānta, dasya, sakhya, vatsalya, ve madhura—içinde sonsuz cazibeye sahip flüt şarkısını çalar. O Oyunlarda, Onun ilahi formu olağanüstü güzeldir.”

Śrīla Rūpa Goswāmī ayrıca şöyle açıklar, Kṛṣṇa’nın güzelliğinin bir eşini Baladev, Nārāyaṇ, Saṅkarṣaṇ, Chatur-vyuha'nın diğer formlarında, ya da başka hiçbir yerde görmek mümkün değildir ve Kṛṣṇa'nın Kendisi bile Kendi ilahi formunun güzelliğinden şaşkına döner. Aynanın karşısına geçince, Kendi görüntüsüne sarılmak ister. Aynaya baktığını unutur, ve şöyle düşünür, “Benim ikinci bir ilahi formum burada Benim karşımda. Kimdir o? Ben miyim yoksa Benim resmim mi?” Kendi formuna sarılmak için çok büyük istek duyar ama yapamaz.

Rādhārāṇī Kṛṣṇa'nın karşısına çıkınca, Kṛṣṇa'ya hemen sarılabilir. Acaba Kṛṣṇa'ya sarılırken kendinden geçince kalbinde ne tür vecd duyumsar? Kṛṣṇa Rādhārāṇī'nin merhameti olmadan o tür vecd dolu aşkı tadamaz. Ve O, sırf o aşkı tatmak için, Rādhārāṇī'nin kalp ve halesi ile Gaurāṅga formunda göründü. Rādhārāṇī'nin sevgi dolu adanmışlık ruh halini ve Kendi güzelliğini tatmak için, Kṛṣṇa aslında Rādhārāṇī'nin kalp ve halesini çaldı ve Gaurāṅga Mahāprabhu oldu.

Bu Mahāprabhu'nun saklı formudur. Ama kim bunu idrak edebilir? Bu bir Yugāvatār formu değildir. Gerçek olan şudur ki, Mahāprabhu'nun Kendi Oyunlarında gösterdiği şey başka herhangi bir Avatār için mümkün değildir. Ancak Tanrı Katının Yüce Şahsiyeti, Rādhārāṇī'nin kalp ve halesiyle indiği takdirde O atigūḍha mahābhāva belirtilerini ve madhura-rasanın müstesna adanmışlığını gösterebilir. Başka hiçbir yerde başka hiçbir Avatār'da Lord bu şekilde görünmedi. Bir Yugāvatār hiçbir zaman Rādhārāṇī'nin kalp ve halesiyle görünmeyecek. Bir Yugāvatār’ın işlevi Hari-nām-saṅkīrtan vaaz etmektir. Śrīpād Swāmī Mahārāj Prabhupād bir Yugāvatār gibiydi: o bütün dünyaya Kṛṣṇa anlayışını verdi. Bir Yugāvatār'ın işi odur. Oysa Kṛṣṇa Kendi çıkarı için Rādhārāṇī'nin kalp ve halesiyle göründü, bizim için değil. O Kendisine duyulan olağanüstü sevgili bağlılığının ruh halini tatmak için göründü. Kṛṣṇa Dās Kavirāj Goswāmī, Jīva Goswāmī, Rūpa Goswāmī, ve Svarūp Dāmodar tarafından Mahāprabhu’nun Avatār'ı bu şekilde değerlendirildi.

Śrīman Mahāprabhu'nun o ilahi formu bugün göründü, ve biz Śrīla Guru Mahārāj'ın lütfuyla onu burada Śrī Chaitanya Sāraswat Maṭh'da kutluyoruz.