Bütün övgüler Sri Guru ve Sri Gauranga'ya
|
Srila Bhakti Nirmal Acharya Maharaj'dan iki makale- Uyanın, uyuyan ruhlar, yazan Srila Acharya Maharaj, kendilerinin bu Yaz gerçekleşen sabah Darshan'larından, 2010.
- En cömert sosyal yardım görevlileri, yazan Srila Acharya Maharaj, kendilerinin bu Yaz gerçekleşen sabah Darshan'larından, 2010.
|
|
-
Bütün övgüler Sri Guru ve Sri Gauranga'ya
- Uyanın, uyuyan ruhlar!
- yazan Srila Bhakti Nirmal Acharya Maharaj
- Sri Chaitanya Saraswat Math, Haziran 2010
- Birkaç yıl önce Tapınaklarımızdan birinde akşam Sri Chaitanya-charitamrta dersi veriyordum. Chaitanya-charitamrta
dersini duymak için her gün gelen bir adam vardı; bana saçma bir soru
sordu: "Maharaj, Mahaprabhu nasıl öldü?" Ona şöyle dedim, "Sen Chaitanya-charitamrta'yı duymuyorsun. Mahaprabhu asla ölmedi."
-
- "Ben bazı kişilerden onun bir şekilde öldüğünü duydum."
- Şöyle cevap verdim, "Bu saçma bir soru. Parmaklarını kulaklarının içine sok - böyle şeyleri dinleme. Chaitanya-charitamrta'nın hiçbir yerinde bu yazmaz. Mahaprabhu'nun Oyunları asla bitmiyor. O ölmedi."
- Mahaprabhu'nun Oyunları - O öldü ya da biri tarafından öldürüldü - şeklinde
değildir. Bu Nityananda Prabhu için de aynıdır - Onun ne zaman öldüğünü
asla duymazsınız, çünkü Onlar ölmediler. Onlar ölü değiller. Onlar
buraya sırf bizi kurtarmak için geldiler, oysa biz direğe sıkı sıkı
tutunuyoruz; Krishna Kendisi geldi, Mahaprabhu bizi çekip götürmeye
geldi, oysa biz direğe sıkı sıkı tutunuyoruz. Anlıyor musun? Direğe
bütün gücümüzle tutunduğumuz için gitmeyeceğiz. Bir el direkte,
Mahaprabhu ise diğer eli çekiyor.
- Mahaprabhu buraya sırf bizi eve götürmek için geldi. Jiv jago, jiv jago, Gaurachanda bole ("Gaurachandra sesleniyor, 'Uyanın, uyuyan ruhlar, uyanın uyuyan ruhlar!'"). Ama biz direniyoruz. Durum böyle. Bunun nedeni bhukti-mukti-siddhi-kami; rupa, rasa, gandha, sabda, sparsa
(maddesel zevk alma, maddesel varoluştan azat olma, ya da mistik
mükemmeliyet arzusu; form, tat, koku, ses, dokunma). Biz güzelliğin,
tadın, rupa-rasa'nın peşindeyiz, ve geleceğimizi mahvediyoruz.
- Böceklerin lambalara yöneldiklerini görürsünüz; onlar güzelliğe, rupa'ya
cezbolurlar ve ışığa giderler, ve düşüp ölürler. Karıncaların pekmez
kabına gittiklerini görürsünüz. Onlar oraya tat almak için, rasa için
giderler. Şöyle düşünürler. "Eğer çekilirsem daha fazla yiyemem, o
yüzden yiyorum, yiyorum, yiyorum", ve içine girerler, ve orada ölürler.
Pekmez alırken orada bir sürü karınca görürsünüz. Kimse onları
durduramaz. Oraya kendileri gittiler, ve kolayca dönebilirler, ama
dönmüyorlar: "Ah, sonra dönersem hiç bulamayabilirim; alacağım, almaya
devam edeceğim, tadı o kadar güzel ki." Maddesel zevk de bunun gibidir,
"Ah tadına varacağım, fazla fazla alacağım, burada o kadar çok lezzet
var ki!" - ve sonra bu yanılgı ortamının dışına çıkamıyoruz. Dışına
çıkamıyoruz.
- Bu rupa-rasa'dır. Sabda
ile aynıdır. Bir fil çıldırıp insanları öldürünce, ekili alanları
mahvedince, yapıları mahvedince ve yönetim onu kontrol altına
alamayınca onu dişi fille tuzağa düşürürler. Orman müdürlüğü bir çukur
açar ve dişi fili hortumu yukarıda kalacak şekilde çukurun içine koyar,
o çılgın erkek fil bunu görür ve dişi file dokunmaya gelir, sadece
dokunmak için gelir, ve diğer her şeyi unutur. Gördüğü zaman, "Oh orada
dişi bir fil var!", kontrolünü kaybeder ve ona dokunmaya kalkar -
sadece dokunmaya - ve tuzağa düşer. İşte o dokunma, sparsa'dır.
- Rupa rasa gandha sabda sparsa:
Köpeklerin kokuyla, sabda ile çok fazla kontrol edildiğini görürsünüz.
Ve ses; yılanlar ses aracılığı ile gelirler. Yılanları efsunlayanlar
flütlerini çalınca, bütün yılanlar bir anda onlara gelirler. Onlar bu
şekilde, ses aracılığı ile gelirler, yakalanırlar ve öldürülürler.
- Rupa rasa gandha sabda sparsa:
biz her zaman bu şeyler tarafından kontrol ediliyorsak, o zaman
geleceğimiz karanlık demektir. Düşünmüyoruz - dolayısıyla düşünmek
zorundayız. Nerede yanılgı ortamı varsa, orada karanlık vardır; yanılgı
ortamının olmadığı yerde karanlık olmaz. Eğer zayıf olursak, yanılgı
ortamı bize saldırabilir. Zayıf olunca, Krishna bilincimiz zayıf
olunca, maya bize saldırabilir ve bizi Krishna bilinci hayatımızın
dışına çıkarabilir.
- Her an ölebiliriz, o
halde neden zamanımızı "Yarın yaparım" diye düşünerek boşa harcıyoruz?
Srila Gurudev [Srila Bhakti Sundar Govinda-Dev Goswami Maharaj] bize
şöyle derdi, kış mevsiminde Ganj'da yıkanmaya gittiğiniz zaman çok
soğuktur, siz de beklersiniz, beklersiniz, "Güneş ne zaman gelecek?" -
ama bir anda gamcha'nızı [peştemalınızı] çıkarıp Ganj'a atsanız, şöyle
düşünürsünüz, "Ah, gamcha'm gidiyor, atlamak zorundayım!"
- Zihninizi
atmak zorundasınız. Bunu şimdi yapmalısınız; neden yarını bekleyesiniz?
Hizmet yarın, zikir yarın - belki de yarın olmayacak. Uthore uthore bhai aro to samoya nai, 'Krishna bhaja' bole uchaihsvare, "Uyan, ayağa kalk ey kardeşim, kaybedecek daha fazla zaman yok! Efendine, Sri Krishna'ya hizmet et ve ibadet et."
___________________________________________________________________________________________
En cömert sosyal yardım görevlileri
yazan Srila Bhakti Nirmal Acharya Maharaj Sri Chaitanya Saraswat Math, Mayıs 2010 ____________________________________________________________________________________________
Kral
Prataparudra Mahaprabhu'nun adanmış kullarına şöyle dedi, "Bir şekilde
Mahaprabhu ile karşılaşacağım. Mahaprabhu ile karşılaşamayacaksam
krallığımın benim için ne önemi var? Eğer Mahaprabhu ile
görüşemeyeceksem küpeler takacağım ve yogi olacağım." Onun böylesine
güçlü bir arzusu vardı: "Krallığımın ne önemi var!"
Sonra Nityananda
Prabhu, Ramananda Raya, Sarvabhauma Bhattacharya ve diğer kişiler her
gün Mahaprabhu ile konuştular, Ona Kral'ın adanmışlığından ve Lord ile
buluşma arzusundan söz ettiler. Mahaprabhu'nun kulları her iki tarafa
da destek verdiler; onlar iletişim görevi görürler, ve Guru'nun konumu
da budur.
Sri Gurudev gelirken, Krishna'dan farksızdır, ama aynı
zamanda Krishna'nın süper hizmetkârıdır, ve ne için gelir? O, mesaj
getirmek için, Tanrı'nın mesajını getirmek için gelir. Krishna Kendisi
şöyle dedi, "Ben şimdi gidemem, o nedenle Benim adıma sen git. Sen git
ve Benim jiva ruhlarıma, dostlarıma mesaj ver." Bu böyledir, 'Kayıp
hizmetkârı sevgiyle arayış.' Ardından da biz Guru'ya gidiyoruz ve Guru
da bizim mesajımızı Lord'a gönderiyor. Sri Gurudev'in görevi böyledir.
Sarvabhauma
Bhattacharya ve Nityananda Prabhu ne yapıyorlardı? Her gün şöyle
diyorlardı: "Ah Mahaprabhu, Kral Prataparudra çok iyi bir adamdır. çok
düzgün bir adamdır. Lütfen ona bir parça merhamet ver." Mahaprabhu
şöyle cevap verdi, "O iyi adamdır. kabul ediyorum, ama o bir kral. O
bir kral. O iyi adamdır ama o bir kral! Bu durumda onu nasıl
görebilirim?"
Yine de Nityananda Prabhu'nun merhameti sayesinde
Kral Prataparudra Mahaprabhu'nun merhametini elde etti. İlk başta,
Mahaprabhu Kral ile buluşmak yerine, Kral'ın oğlu ile buluşmayı kabul
etti. Nityananda Prabhu Kral'ın oğluna, Mahaprabhu ile buluşmaya gitmeden önce şöyle dedi, "Saray giysini adanmış giysisi ile değiştirebilirsin ve eğer Mahaprabhu seni görürse, sana merhametini verecektir."
Mahaprabhu
merhametini verdi, ve Kral'ın oğul Mahaprabhu ile buluştuktan hemen
sonra dönünce Kral Prataparudra onu kucakladı ve Mahaprabhu'nuın
merhametini elde ettiğini görmekten çok mutlu oldu. Diğer bir zamanda
da Nityananda Prabhu krala Mahaprabhu'nun eski giysilerinden gönderdi,
kral o giysilere ibadet ederdi. Kral Prataparudra Mahaprabhu'ya olan
büyük adanmışlığını pek çok şekilde gösterdi.
Ayrıca
Sarvabhauma Bhattacharya krala Mahaprabhu ile nasıl karşılaşabileceği
hakkında tavsiyede bulundu: "Mahaprabhu Rathayatra gününde arabanın
önünde dans edip zikir yaparken, asta-sattvika vikar, vecdin
sekiz belirtisi ile kendinden geçecektir. O zaman, duyularını yitirip
yere düşünce, sen oraya adanmış giysisi içinde gideceksin ve ayaklarına
masaj yapacaksın ve Srimad-Bhagavatam'dan şu slokaları söyleyeceksin."
Kral Prataparudra onun tavsiyesini yerine getirdi, o slokalardan biri şuydu:
tava kathamrtam tapta jivanam kavibhir iditam kalmasapanam sravana mangalam srimad atatam bhuvi grnanti ye bhurida janah
["Ey
Krishna, Senin sözlerinin nektarı ve Oyunlarının öyküleri, bu maddesel
dünyada durmadan acı çeken bizlere hayat verir. Bu nektar yüce ruhlar
tarafından bütün dünyaya yayılır, ve bütün günahkâr tepkileri siler. Bu
nektar tüm iyilikleri barındırır ve spiritüel güçle doludur. Tanrı
katının bu mesajını yayanlar hiç kuşkusuz insan toplumu için en büyük
yardım işini yapıyorlar ve onlar en cömert yardım görevlileridirler." (SB, 10.31.9) Çeviri Sri Guru and His Grace'den (Sri Guru ve Lütfu) alınmıştır.]
Bu slokayı okuyunca, Mahaprabhu şu sözlerle onu kucakladı, "Bhuridah, bhuridah!" 'Bhuridah' en cömert olan, bu dünyadaki en büyük bağışçı, ve o kişi bizim en iyi dostumuzdur. Ve kim Krishna-katha'yı bütün dünyaya dağıtıyorsa o kişi en büyük bağışçıdır, 'bhuridah'. Mahaprabhu Kralı kucaklayarak şöyle dedi, "Ah sen en cömert kişisin, çünkü Krishna bilinci dağıtıyorsun."
Bazı
kişiler şöyle derler, "Ah, kim gömlek veriyorsa, kim pantalon veriyorsa
- en büyük bağışçı odur." Bazı kurumlar şunu söylerler, Biz ilaç
veriyoruz, o nedenle büyük bağışçı biziz." Ancak kim en büyük
bağışçıdır? Srila Param Guru Maharaj (Srila Bhakti Raksak Sridhar Dev-Goswami Maharaj)
bir keresinde şöyle dedi, "Bazen sel gelirken o yörenin insanları bana
gelirler, "Maharaj, büyük bir tapınağın var, neden bize sel kurbanları
için bir miktar bağış vermiyorsun?'" Param Guru Maharaj şöyle cevap
verdi, "Bizim bütün dünyadaki jiva ruhlara verdiğimiz şey en üstün şeydir; kim bunu alırsa bu dünyada sel gibi şeylerden acı çekmez."
Bhuvi grnanti ye bhurida janah, Krishna-katha dağıtanlar bu dünyadaki en büyük bağışçılardır.
|
Sri Chaitanya Saraswat Math, Nabadwip
http://scsmath.com |
|
|